BAŞKANDAN
Merhaba,
BİL Ailesi olarak bizler, kuruluşumuzdan bugüne kadar kurumsal politikamızın temel taşlarını; plan, program, toplam kalite anlayışı, farklı disiplinler arası uyum ve koordineye öncelik tanıyan özel bir sisteme dayalı olarak, özel bir ekip çalışması üzerine bina ettik.
Günümüze yön veren teknolojik yarışta, ülkemizi arzuladığımız çağdaşlık düzeyine ulaştırabilmek için en önemli aracın insana, eğitime ve araştırmaya yatırım yapmak olduğunun bilincindeyiz. Ülkemizin kalkınmasında hedeflenen düzeye ulaşabilmek; bilginin üretilmesi, bu üretimin genç nesle aktarılması, yayılması ve ürüne dönüştürülmesi ile mümkün olabilecektir. Bu sebeple tüm kurumlarımızla birlikte, evrensel standartların hâkim olduğu lider bir eğitim holdingi yaratmayı hedefledik ve bunu başardık.
Biliyoruz ki "sistem", bütünü görme disiplinidir. Kurumlarımızın felsefesini, Büyük Atatürk'ün "Mühim işler ancak ortak çalışma ile mümkün olabilir." söylemiyle de ifade ettiği, "kurumsal yönetim ve paylaşım"ı esas alan anlayış oluşturmaktadır. BİL Ailesi'nin hizmet alanları ülkemizin her köşesini kapsamakta ve böylece çalışmalarımız daha genel, daha bütünleyici, daha çağdaş ve daha yenilikçi nitelikler kazanmaktadır. Bu nitelikleri esas almaktayız çünkü şu bir gerçektir ki ülkelerin ve kurumların kaderini ancak çağdaş ve başarılı yönetimler değiştirebilir. BİL çatısı altındaki en önemli unsurlar olan kurumsallık ve yekpareliğin işlevlerini yerine getirebilmesi, bu yönetimlerin kararlılık, süreklilik ve fedakârlığı ile mümkündür.
Kurumlar; içerisinde bulundukları toplumun sosyal ve ekonomik yapılarının bir parçasıdır. Bu yapıların olumlu ve olumsuz yönleri kurumları da etkileyecektir. "Kendi gemisini kurtaran kaptan" mantığı ile günü kurtarmaktan öteye geçilemez ve bu anlayışa sahip kurumlar önce kendilerinin sonra da ülkelerinin geri kalmışlığını hızlandırmış olacaklardır. Biz, kurumlar için yerine getirilmesi gereken sorumlulukların tüm ülke için de aynı öneme haiz olduğunun farkındayız. Yine farkındayız ki kurumlar ve insanlar hangi ekonomik düzeye ulaşırlarsa ulaşsınlar, bulundukları yere üzerinde yaşadıkları ülkenin kaynakları sayesinde gelirler. İşte bu gerçekler BİL'in her kilometre taşında yeniden tazelenerek zihinlerimize kazınmıştır.
Türkiye uygarlığın zafer alanıdır. Çağımızda ise zaferler, üretken ülkelerin üretken insanları sayesinde kazanılmaktadır. Bunu başarmanın yolu ise her zaman daha iyiyi yapabileceğimize inanmak, sorumluluk duymak ve kendimize güvenmektir.
Bütün bunlar ışığında BİL Ailesi olarak şöyle diyoruz;
Üretken Türkiye'yi yaratmak için üretken kurumlar olmak; Cumhuriyetimizin kurucularına ve aziz vatanımıza, Türkiye'mize bir borç ödeme şeklidir.
Dr. Mustafa AYDIN
BİL HOLDİNG
Kurucu ve Yönetim Kurulu Başkanı
www.mustafaaydin.com
|